Yükleniyor...
Okumak istediğiniz hikmeti seçebilirsiniz.
Muhabbetin câmını içmeyip edâ oldum,
Ermân ile canım gider, dostlarım ha.
Ömrüm geçti, gaflet ile fenâ oldum,
Aşk yolunda ağlayıp geçer, dostlarım ha.
Aşksızları Rahmân Melik’im kovalayıp sürdü,
Bakıp dursam, melekler vuraverdi,
Malik çıkıp, cehennem yönüne alıp girdi,
Cehennem içre zakkum yutar, dostlarım ha.
Münker, Nekir zakkum verip, canın incitir,
Melekler gazab ile tutup sarar,
Gâfil bende hasret ile dinmeden ağlar,
Türlü-türlü azâb eder, dostlarım ha.
Âşık olup, dîdârını doyasıya gör,
Dîdârını doyagörüp, devrân sür,
Ondan sonra şeyhim diye dükkân kur,
Öyle mürşid Hakk’a yeter, dostlarım ha.
Sahte âşık, âşıkım diye iddia edecek,
Mahşer günü yüzü kara olup duracak,
Yalancıdan Rahmân Melik’im yüz çevirecek,
Cehenneme bırakıp atar, dostlarım ha.
Utançlı ve rezil olur arasatda,
Hakk Mustafa ümmet demez şefâattel,
Dillerini sürüyüp yürüyünce kıyâmette,
Siccîn içinde tutuşup yanar, dostlarım ha.
Aşkına boyun eğmeyenin hâli harâb,
Tanla varsa, Hüdâ’sına bulmaz cevâb,
Kahhâr Melik’im kahr eylese, kılarak itâb,
Cehennem içinde yanıp yatar, dostlarım ha.
Âşıkım diye, dâvâ kılıp, yürüyen kişi,
Dağ ve kırı bostan kılar akan yaşı,
Gerçek âşıkın Hakk’a yakar kılan işi,
Hakk Teâlâ öze çeker, dostlarım ha.
Aşk derdini her nâmerde vermez Hüdâ,
Çoluk çocuk, ev-barkından olmaz cüdâ,
İhlâs ile Hakk’a canını kılsa fedâ,
Bâyezîd gibi özünü satar, dostlarım ha.
Yahyâ, Şuayb ağlayı-ağlayı dîdâr gördü,
Hiç gülmedi, Hakk’tan korkup, mâtem kurdu,
Gece uykusunu haram kılıp, hâzır durdu,
Dîdâr için gözden geçer, dostlarım ha.
Gerçek âşıklar ağlayı- ağlayı Hakk’a yetti,
Seher vaktinde gönlünün âhı Arş’dan geçti,
Pîr hizmetini kılıp, sorup yolu buldu,
Pîr hizmetini sağlam tutun, dostlarım ha.
Âşıklara Hakk’tan gelecek yüz bin nidâ,
Çok ağla — gözyaşını kılayım tanık,
Dîdârımı ben göstersem sana revâ,
Hileci olmayıp, âşık olun, dostlarım ha.
Ağlamanın anlamını bilen kişi,
Kan ağlasa, kolay kılır zor işi,
Mizan üzeri şâhid olacak akan yaşı,
Günâhından, şüphesiz, geçer, dostlarım ha.
Hikmetimi işitene pay vereyim,
Hikmet işitip, ağlayanı konuk kılayım,
Öyle tâlib yolda kalsa, elin alayım,
Can verirken iman götürür, dostlarım ha.
Kim okusa hikmetimi, evlâd kılayım,
Canı cana ulaştırıp, gönle bağlı kılayım,
Hakk’ı bulsam, cennet içre râzı kılayım,
Kıl köprüden kolay geçer, dostlarım ha.
Aşka kadem koyan âşık özün bilmez,
Bâyezîd gibi Hüdâ deyip öze gelmez,
Tâlibleri bıçak vursa, ona değmez,
Özlerini kanın döker, dostlarım ha.
Hakk’ı seven âşıkları fakîr oldu,
Yol üstünde toprak gibi nefsi öldü,
Aşk yolunda cefâ çekip, derde doldu,
Nereye varsa, nefsi teper, dostlarım ha.
Âşık olsan, yalancı olma, sâdık ol,
Hile-hurda işlerinden uzak ol,
Allah diye, saf kıl gönlü, nûra dol,
Doğru kulları Allah bilir, dostlarım ha.
Allah dedi, iman evini kılma viran,
Doğru kulların gönlündedir Hakk-burhan,
Gönül kıran câhilleri sevmez Sübhân,
Halim olup, dîdâr görün, dostlarım ha.
Huş gâibden o dervişe avâz gelecek,
“Ey kulum!” diye, Allah özü elini alacak,
Yoldan çıksa, hâdi olup yola koyacak,
Allah özü yol gösterir, dostlarım ha.
Cezbe ve hâlet peydâ kılan Hakk’ı bulur,
Din kılıcını ele alıp, nefsi kovalar,
Nerede varsa, sırlar görüp, büküp kapatır,
Ehlini bulsa, şerhini yapar, dostlarım ha.
Hakk’a âşık olan kullar buldu murad,
Hızır, İlyas dâima verir âb-ı hayat,
Tâ kıyâmet görmesinler asla ölüm,
Kabir içinde uyanık yatar, dostlarım ha.
Âşık değil nefsi daimâ tepmedikçe,
İşte bu dünyâ izzetinden geçmedikçe,
Mansûr benzeri “Vâ şevkâ!” diye ölmedikçe,
Dergâhına lâyık değil, dostlarım ha.
Kul Hoca Ahmed, âşık olsan, nevha başla,
Berk benzeri dağdan çıkıp, özün taşla,
Riyâzeti katı çekip, dinmeden işle,
Çok işleyen âhir yeter, dostlarım ha.
© Tüm hakları saklıdır. Hoca Ahmed Yesevî’nin Divân-ı Hikmet eserini günümüz Türkçesi'ne uyarlayan Dr. Hayati Bice'nin izni ile yayınlanmıştır. Herhangi bir suretle alıntı yapmak isteyenlerin yazılı izin istemeleri rica olunur. İçerik ile ilgili konularda hayatibice@hotmail.com adresinden iletişim sağlayabilirsiniz.